بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَقِيلَ ٱدْعُواْ شُرَكَآءَكُمْ فَدَعَوْهُمْ فَلَمْ يَسْتَجِيبُواْ لَهُمْ وَرَأَوُاْ ٱلْعَذَابَۚ لَوْ أَنَّهُمْ كَانُواْ يَهْتَدُونَ ٦٤

Bir de haydin yalvarın bakalım şeriklerinize denilmiştir, binaenaleyh yalvarmışlardır fakat kendilerine icabet etmemişler ve azâbı görmüşlerdir, vaktiyle Hakk’ı görselerdi ya.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ فَيَقُولُ مَاذَآ أَجَبْتُمُ ٱلْمُرْسَلِينَ ٦٥

Ve hele onlara haykırıb da gönderilen peygambere ne cevap verdiniz diyeceği gün.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَعَمِيَتْ عَلَيْهِمُ ٱلْأَنۢبَآءُ يَوْمَئِذٍ فَهُمْ لَا يَتَسَآءَلُونَ ٦٦

Artık o gün onlara bütün haberler kör olmuştur, o vakit onlar artık birbirlerine de soruşmazlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَمَّا مَن تَابَ وَءَامَنَ وَعَمِلَ صَٰلِحًا فَعَسَىٰٓ أَن يَكُونَ مِنَ ٱلْمُفْلِحِينَ ٦٧

Amma tevbe ve iman edip salâh ile çalışan kimse işte o felâh bulanlardan olmayı umabilir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَرَبُّكَ يَخْلُقُ مَا يَشَآءُ وَيَخْتَارُۗ مَا كَانَ لَهُمُ ٱلْخِيَرَةُۚ سُبْحَٰنَ ٱللَّهِ وَتَعَٰلَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ ٦٨

Rabbin dilediğini yaratır ve ihtiyar eyler, muhayyerlik onların değil, sübhan o Allah ve çok yüksek onların şirkinden.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَرَبُّكَ يَعْلَمُ مَا تُكِنُّ صُدُورُهُمْ وَمَا يُعْلِنُونَ ٦٩

Hem Rabbin bilir onların sîneleri ne saklıyor ve de ilân ediyorlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَۖ لَهُ ٱلْحَمْدُ فِى ٱلْأُولَىٰ وَٱلْءَاخِرَةِۖ وَلَهُ ٱلْحُكْمُ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ ٧٠

Allah o, başka tanrı yok ancak O, önünde sonunda hamd onun, hüküm onun, nihayet döndürülüp ona götürüleceksiniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلْ أَرَءَيْتُمْ إِن جَعَلَ ٱللَّهُ عَلَيْكُمُ ٱلَّيْلَ سَرْمَدًا إِلَىٰ يَوْمِ ٱلْقِيَٰمَةِ مَنْ إِلَٰهٌ غَيْرُ ٱللَّهِ يَأْتِيكُم بِضِيَآءٍۖ أَفَلَا تَسْمَعُونَ ٧١

De ki: söyleyin bakayım eğer Allah üzerinizde geceyi kıyamet gününe kadar sermedî kılarsa size bir ziya getirecek Allah’ın gayri tanrı kim? Halâ dinlemeyecek misiniz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلْ أَرَءَيْتُمْ إِن جَعَلَ ٱللَّهُ عَلَيْكُمُ ٱلنَّهَارَ سَرْمَدًا إِلَىٰ يَوْمِ ٱلْقِيَٰمَةِ مَنْ إِلَٰهٌ غَيْرُ ٱللَّهِ يَأْتِيكُم بِلَيْلٍ تَسْكُنُونَ فِيهِۖ أَفَلَا تُبْصِرُونَ ٧٢

De ki: haber verin bakayım eğer Allah üzerinizde gündüzü kadar sermedî kılarsa size içinde dinleyeceğiniz bir gece getirecek Allah’ın gayri tanrı kim? Hâlâ görmeyecek misiniz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمِن رَّحْمَتِهِۦ جَعَلَ لَكُمُ ٱلَّيْلَ وَٱلنَّهَارَ لِتَسْكُنُواْ فِيهِ وَلِتَبْتَغُواْ مِن فَضْلِهِۦ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ ٧٣

Rahmetinden O sizin için hem geceyi hem gündüzü yaptı ki hem içinde dinlenesiniz ve hem çalışıp fazlından istiyesiniz de şükredesiniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ فَيَقُولُ أَيْنَ شُرَكَآءِىَ ٱلَّذِينَ كُنتُمْ تَزْعُمُونَ ٧٤

Ve hele onlara haykırıp ta nerede o zumettiğiniz şeriklerim diyeceği gün.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu